BUSİAD, çiftçinin yanında
Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği (BUSİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Ergun Hadi Türkay, Dünya Çiftçiler Günü nedeniyle yayınladığı mesajında, “Doğayla mücadele ederek, olmazı olduran çiftçiler, çok zor bir işin üstesinden gelmektedir.
Çiftçilerimize verilecek destek aslında kendimize verdiğimiz destektir. Çiftçinin işinde başarılı olması, bizim daha uygun şartlarda karnımızın doyması demektir” diye konuştu.
BUSİAD Başkanı Türkay, tarımsal üretimin istenen seviyeye bir türlü ulaşamadığını, bunun nedenlerinin genel olarak bilindiğini ancak çözümün bir türlü gerçekleşmediğini ifade etti. Türkay, şunları dile getirdi:
“Dünya gıda fiyat artışlarının, kat kat üstünde ülkemizdeki artış.
Bunun da başlıca nedenleri, tarım nüfusunun giderek azalması, tarımsal desteğin doğru uygulanamaması ve arazilerin ölçek ekonomisine izin vermeyecek küçüklükte olmasıdır.
Köyler boşalmış durumda. Kayıtlı çiftçi sayısında dramatik bir düşüş yaşanırken, tarım istihdamın da ise tam bir çöküş göze çarpıyor.
Tarım istihdamı 2005’lerde 6-7 milyon seviyesinden bugün 4-4.5 milyona düşmüş durumda. Üstelik bu kayba, teknolojik gelişmeler de neden olmuyor. Çünkü tarımsal üretimimiz de artıyor değil.
Üreten yok, doğal olarak ürün yok ve sonuç pahalı gıda. Üstüne üstlük, hem bilgi birikimini, hem de tarımın ana sermayesi olan topraklarımızı da kaybediyoruz. Gıda ithaline gidiyoruz ki, bu gıda güvenliği açısından çok tehlikeli bir durum. Ayrıca bugün bunun önemi daha da iyi anlaşılıyor. Ülkeler birbirine sağlık konusunda yardımcı olmuyorken gıdada da olmayacağı açık.
Geleceğimizi karartmamak için tarımı ihmal etmemeliyiz. Bunun için de toprakların ölçek ekonomisine uygun olarak toplulaştırılması, kooperatifçiliğin desteklenmesi gerekir. gerekir. Ayrıca çiftçiliği ve tarımsal alanda çalışmayı özendirmek de önemli.”
BUSİAD Başkanı Türkay, tarımla uğraşmanın doğa olayları nedeniyle belirsizlikle uğraşmak anlamına da geldiğini ifade ederek, “Çok meşakkatli bir iş yapan çiftçilerimizi yürekten kutluyorum. Çiftçinin başarısı, bizim doymamız ve hem de daha uygun şartlarla doymamız demektir” dedi.