Bursa, Uluslararası Biyogaz Üretim Çalıştayı'na ev sahipliği yaptı

"Türkiye biyogazdaki potansiyelini değerlendiremiyor"

GÜNDEM 16.11.2012, 13:26 16.11.2012, 12:33

Bursa, Uluslararası Biyogaz Üretim Çalıştayı'na ev sahipliği yaptı

ULUSLARARASI BİYOGAZ ÜRETİM ÇALIŞTAYI BURSA’DA YAPILDI

ENVERDER, Bursa Teknik Üniversitesi ve Karadeniz Teknik Üniversiteleri Birliği tarafından ortaklaşa düzenlenen “Uluslararası Biyogaz Üretim Çalıştayı” Merinos AKKM’de yapıldı.

Merinos Atatürk Kongre ve Kültür Merkezi Batı Toplantı Salonu’ndaki toplantıya Enerji ve Tabi Kaynaklar Eski Bakanı Hilmi Güler, Bursa Vali Yardımcısı Hüseyin Demirciler, Bursa Büyükşehir Belediyesi Başkanvekili Abdullah Karadağ, BTÜ Rektörü Prof. Dr. Ali Sürmen, Bursa Orhangazi Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Recep İleri’nin yanı sıra çok sayıda akademisyen katıldı.

Gün boyu devam eden çalıştayın açılışında konuşan ENVERDER Bursa Şube Başkanı Dr. Mustafa Uysal, enerjideki giderek artan talebe ve dışa bağımlılığa dikkat çekti.

Dr. Uysal, “Enerji Verimliliği Derneği olarak, enerji çeşitliliğinin artırılması ve yerel kaynakların değerlendirilmesini önermekteyiz. Yenilenebilir kaynakların içerisinde su, rüzgar ve güneş kaynakları sürdürülebilir olmamasına karşılık, biyo atıklardan enerji elde edilmesi ile az da olsa sürekli enerji elde edilebilir” diye konuştu.

BİYOGAZ’DAKİ POTANSİYELİ DEĞERLENDİREMİYORUZ

Türkiye’nin atıklardan elde edilecek enerji potansiyelini yeterince değerlendiremediğinin altın çizen Dr. Mustafa Uysal, “Atıklardan enerji dönüşümüne yönelik ülkemizde çok önemli potansiyel olmasına karşılık bu değerlendirilememektedir. Başta evsel atıklar olmak üzere, tarım, hayvancılık ve orman atıklarımızı geri kazanamadığımız için her yıl binlerce MW gücündeki enerji ihtiyacımızı yurt dışı kaynaklardan sağlamak zorunda kalıyoruz” dedi.

“Ülkemizdeki biyo atıkların dönüştürülmesinde maalesef istenilen performansı gösteremedik” diyen Mustafa Uysal sözlerine şöyle devam etti:

Sadece Belediyelerimizdeki katı atıkların geri dönüşümü ile 700MW elektrik elde edebilirdik. Bu rakam, Keles’te yapılacak termik santralin 3 katına yakındır. Şu anda sadece birkaç Büyükşehir Belediyemizde çöp gazından elde edilen 50MW’ı geçmeyen bir kapasite kullanımı bulunmaktadır. Aynı şekilde tarımsal ve hayvan atıklarını değerlendirdiğimizde karşımızda büyük bir potansiyelin kullanılmadan beklediğini, üstelik bunun çevre kirliliğine sebep olduğunu görmekteyiz. Çöpten enerji üretilmesi ülkemizde ilk defa Bursa Büyükşehir Belediyesi tarafından yapılmıştır. Hamitler çöp depolama alanında 8MW gücünde biyogaz üretim tesisi bu yıl devreye alınmış olup gelecekte buradan 24MW elektrik üretilerek 15 bin kişilik bir şehri aydınlatacak enerji elde edilecektir. Eğer Hamitler çöp alanındaki atıkları bundan sonra depolamadan doğrudan bertaraf etse idik bu üretime 60MW daha ilave gelecektir.”

BURSA İÇİN ÇOCUK OYUNCAĞI

Enerji ve Tabii Kaynaklar eski Bakanı Mehmet Hilmi Güler ise Türkiye’deki potansiyel enerji kaynaklarından bahsetti.

Eski Bakan Güler, Türkiye’nin tabi kaynaklar bakımından oldukça zengin olduğuna dikkat çekerken, bu alternatif enerji kaynaklarının üzerlerinde durulmamış olmanın ise büyük hata olduğunu söyledi.

Dünya’da rüzgâr enerjisini son derece verimli olarak kullanan ülkelerden örnekler veren Eski Bakan Hilmi Güler, Danimarka örneğinden fotoğraflar sundu.

Danimarka’daki gibi denize kurulan santrallerin aynılarının Türkiye’de Marmara ve Ege Denizlerine de kurulabileceğini belirten Güler, “Danimarka’da denize kurulan rüzgar türbinleri görebiliyoruz. Yani biz de aslında Marmara Denizine, Ege Denizine bunları kurabiliriz” dedi.

Bu rüzgar türbinlerinin üretilmesi konusunda da görüşlerini açıklayan Eski Bakan Hilmi Güler, Bursalı firmaların bunları rahatça üretebileceğini söyledi.

Güler, “Bursa gibi otomotiv endüstrisinin harikulade olduğu bir şehirde, otomobil üreten bir şehirde bunları yapmak çocuk oyuncağıdır” diye konuştu.

DEVLET, ÖZEL SEKTÖRÜ YÖNLENDİRMELİ

Çalıştayın açılışında konuşan BTÜ Rektörü Prof. Dr. Ali Sürmen de Dünya’nın 1970’li yıllarda Enerji çağını yaşanmaya başladığını hatırlattı.

Devletin alternatif enerji kaynakları desteklemesi gerektiğini altını çizen Rektör Sürmen, “1970’lerin başında yaşanan enerji krizi ile birlikte dünya, petrol ülkelerini takip etmeye başladı ve dünyanın seyrinde değişim yaşandı. Bunu en derinden hisseden ülkelerden birisi Türkiye oldu. Dünya o zaman fosil yakıtların dışındaki kaynaklara yönelmeyi konuşmaya, alternatif yakıt kaynakları aramaya başladı. Bu konuda devlete büyük önem düşüyor. Devletin bunu planlaması ve özel sektörün nasıl yatırım yapması gerektiğini yönlendirmelidir” ifadelerini kullandı.