Bursa Sanayicileri ve İşinsanları Derneği’nin (BUSİAD) pandemi nedeniyle online düzenlediği Çekirge Toplantılarının bu ayki konuğu, Av. Dr. Çiğdem Ayözger Öngün, oldu.
“Digital işlemlerde kusursuz olmak ceza almayı engellemiyor. Nasıl korunalım?” başlıklı bir sunum gerçekleştiren TÜSİAD Veri Koruma ve Teknoloji Hukuku Çalışma Grubu Başkanı da olan Av. Dr. Çiğdem Ayözger Öngün, bilgi ekonomisi çağında bilgiyi korumanın çok önemli hale geldiğini söyledi. Bilgi ekonomisinin en önemli yapı taşının veri olduğunu ifade eden Av. Dr. Öngün, artık rekabette veri ve veri sahipliği rekabetinin öne çıktığını söyledi.
Av. Dr. Öngün, şöyle devam etti:
“Birkaç mevzuat var önemli olan. 5651 sayılı internet erişimine ilişkin kanun. Şirketler, eğer içerik ya da erişim sağlayıcı değilse, toplu kullanım sağlayıcı olarak geçiyor. Bu da ticari ya da ticari olmayan amaçla kullanım olarak sınıflanıyor. Şirketlerde tabi ki interneti satmıyorsunuz. Çalışanlarınız ve misafirleriniz kullanıyor. Gelen misafirlere kullanıcı adı veya şifre vermeniz gerekiyor.
Düzenlemede, konusu suç olan bir erişimi engellemez ya da erişim kaydı tutmazsanız suçlu kabul ediliyorsunuz. Bunu yaparsanız, kayıtları tutmuşsanız, suçlamalarla karşılaşınca sizi koruyacak bir düzenlemedir aynı zamanda bu. Bu yükümlülüğün cezai ve mali sorumluluğu var. Erişim kayıtlarını elektronik ortamda 2 yıl süreyle saklanması Piabet gerekiyor.”
“KAYIT ALTINA ALMAK...”
Bir ticari faaliyette bulunurken, kişilerin ya da şirketlerin, ne kadar doğru ve dürüst olduğunun yeterli olmadığını kaydeden Öngün, “Bunları kayıt altına almanız da gerekiyor” dedi. Öngün şöyle devam etti:
“Burada 6698 sayılı Kişisel Verilerin Korunması Kanunu da önemli oluyor. Şirketinizin karşı karşıya kalacağı bir suçlamada kendinizi korumanızı da sağlayabiliyor bu kanun. Veri ekonomisi çağındayız. Şirketimde hangi veriler var ve ben nasıl kullanabilirim derseniz, işte o zaman veriyi bir emtia olarak kullanabilirsiniz. Bu durumda da veri ve veri koruma düzenlemelerine de uyulması gerekiyor.
Veri güvenliği politikalarının belirlenmesi ve buna ilişkin teknik ve idari olarak önlemlerin alınması gerekiyor. Sizin yapmanız gereken şeyler karşılaşacağınız riski azaltır. Dijital teknolojiye uyumun bir maliyeti var elbette. Ancak veri ekonomisi çağında olduğumuzu fark edersek ve karşımıza çıkan durumu fırsata çevirebiliriz. Hem kendimizi koruyacak sistemler kurmuş oluruz hem de buradan fayda elde etmiş oluruz.”
Toplantıda mesajlaşma uygulamalarında gizliliğin korunması ve sosyal medya uygulamalarında veri toplanması da gündeme geldi. Öngün, mesajlaşma uygulamalarının içeriği kontrol etmediğini, ancak aldıkları izinlerle kişilerin eğilimlerini yakından takip ettiklerini ve ona göre karşısına reklamlar çıkardıklarını kaydetti.